25 Nisan 2007 Çarşamba

Uzakdoğudan Ortadoğuya Semineri Tanıtımı 27 Nisan Cuma

Uzakdoğu'dan Ortadoğu'ya İrfan Kültürü Semineri
27 Nisan Cuma'nın Konusu
Uzakdoğu’dan Ortadoğu’ya İrfan kültürü olarak adlandırılmış bir seminerde Doğu-Batı veya Çin-Batı ayrımının tartışılmasının şaşırtıcı bulmamak gerekiyor. Hatta katılımcıların büyük kısmının temelde batı kökenli bir kültürel oluşumun üyeleri olduğu dikkate alınacak olursa, aslında bu seminerin bu tür ayrımlardan bahsedilmeden yürütülebileceğini düşünmek şaşırtıcı gelmeli. Üstelik bu tür tartışmaların “buydu, hayır tam tersiydi” şeklinde kutuplaşmalara dönüşmesi de, eğer batılı bir ortam söz konusuysa, gayet normal karşılanmalıdır. Bir bakış açısına göre, tüm insanlar aynı biçimde düşünmüyorlar. İnsanları düşünce biçimlerine göre kabaca iki farklı gruba ayırmak ve yine bu bakış açısına göre, Çin’in merkezi olduğu bir Doğu düşünce biçimi alanı ve kuzeybatı Avrupa ile Kuzey Amerikanın en gelişmiş bölgesini temsil ettiği bir Batı düşünce biçimi alanı düşünmek mümkün gözükmektedir. Başka düşünce biçimlerinin varlığından da bahsedilebilir mi ve bu ikisi arasında melez oluşumlar düşünmemiz gerekir mi soruları elbette tartışılması gereken konulardır ama daha da önemlisi, bu Doğu-Batı düşünce biçimi ayrılığının kaynağının ne olduğu sorusudur. Çin yazısıyla ilgili tartışmalar veya Çin medeniyetinin içinde bu farklılığı neyin ortaya çıkardığının anlaşılması çabaları temelde bu ayrılığın nedeninin saptanmasıyla ilgili girişimlerdir ve bunların arasında en önemli yeri tutan da, Çin yazısının resimsel olduğu ve bunun Çinlileri daha farklı kıldığı iddiasıdır. Kimine göre Çin yazısı daha ilkel bir evreyi temsil ederken, kimine göre de bunun tam tersi söz konusudur. Diğer yandan, Çin yazısının hiç de resimsel olmadığı, bunun, etkisi popüler düzeyde ve hatta batı aydınları üzerinde hâlâ süren bir mit olduğu saptamasını da unutmamak gerekmektedir.

Bu hafta Çin yazısının resimselliği konusuyla başlayacak, ardından Çin’in farklı düşündüğü tezini öne süren bir çalışmayı temel alarak ne tür farklılıkların söz konusu olduğunu anlamaya çalışacağız. En son olarak da kısaca sözlü-yazılı kültürler ayırımına değineceğiz. Bu arada seminerin özellikle Çin yazısıyla ilgili kısmında, tamamen yabancısı olduğumuz bir konuyu daha anlaşılır kılabilmek için görsel malzemeden de yararlanılacak.

0 yorum: